Ortaklığın Giderilmesi Davası
Ortaklığın giderilmesi davası (izale-i şuyu olarak da bilinir), Türk Medeni Kanunu’nda düzenlenmiş olup, elbirliğiyle veya paylı mülkiyete konu taşınır ve taşınmaz mallardaki ortaklığa koşullara bağlı olarak satış veya aynen taksim (kat mülkiyeti kurulması gibi) sonuçlarıyla son veren davadır. Ortaklığın giderilmesi davasını kimlerin açabileceğini, hangi mahkemede kimlere karşı açılması gerektiğini, mahkeme harç ve giderlerinin ne kadar olduğunu yazımızdan öğrenebilirsiniz.
Kimler Açabilir?
Türk Medeni Kanunu’nun 698/1 maddesinde “Hukukî bir işlem gereğince veya paylı malın sürekli bir amaca özgülenmiş olması sebebiyle paylı mülkiyeti devam ettirme yükümlülüğü bulunmadıkça, paydaşlardan her biri malın paylaşılmasını isteyebilir.” denmek suretiyle tüm paylaşların ortaklığın giderilmesini isteyebileceği belirtilmektedir.
Kime Karşı Açılır?
Ortaklığın giderilmesi davasında taraf teşkili çok önemlidir. Dava konusu mal taşınmaz ise tapu kaydında yer alan tüm hissedarların davalı olarak gösterilmesi şarttır. Şayet hissedarlardan biri ölmüş ise mahkemeden yetki alınarak ölü hissedarın veraset ilamı (mirasçılık belgesi) alınır ve veraset ilamında yer alan mirasçılar ortaklığın giderilmesi davasına dahil edilir. Dava konusu mal taşınır ise yine o mala hissedar görünen herkesin davalı olarak gösterilmesi gerekir.
Yetkili ve Görevli Mahkeme Hangisidir?
Ortaklığın giderilmesi davasında yetkili mahkeme davaya konu taşınmaz malın bulunduğu yer mahkemesidir. Görevli mahkeme ise Sulh Hukuk Mahkemesi’dir. Örnek vermek gerekirse; Adana’da bulunan bir taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası Adana Sulh Hukuk Mahkeme’sinde açılmalıdır. Hissedarların nerede ikamet ettiğinin bir önemi yoktur.
Harç ve Giderler
Ortaklığın giderilmesi davasında alınan harç maktudur yani taşınmazın büyüklüğünün ve değerinin alınacak olan harca bir etkisi yoktur. Peşin alınacak gider avansı ise davalı ve bilirkişi sayısına göre artacak yahut azalacaktır. Ortaklığın giderilmesini talep eden hissedar dava açarken harç ve giderleri peşin olarak öder. Fakat dava sonunda ise avukatlık ücreti dahil tüm harç ve giderler taraflara hisseleri oranında yükletilir. Bunun sebebi ise ortaklığın giderilmesi (izale-i şuyu) davalarının kazananı ve kaybedeninin olmamasıdır. Dava sonunda verilen karar neticesindeki sonuçtan herkes aynı şekilde etkilenir.
Ortaklığın Giderilmesi Davasının Sonuçları
Aynen Taksim
Ortaklığın giderilmesi davasının tarafları davaya konu malı nasıl paylaşacaklarını bir taksim sözleşmesi çerçevesinde belirleyerek dava sırasında bu sözleşmeyi hakime sunabilirler. Hakim bu taksim sözleşmesini geçerli ve uygun bulması durumunda sözleşme çerçevesinde ortaklığın giderilmesine karar verebilir. Taraflar malın paylaşılması konusunda anlaşamazlar ise ortaklığın aynen taksim ya da satış suretiyle giderilmesine karar verilir.
Malın aynen taksimi için taraflardan yalnızca birinin talepte bulunması yeterlidir. Türk Medeni Kanunu’nun 699. maddesinde “Paylaşma biçiminde uyuşma sağlanamazsa, paydaşlardan birinin istemi üzerine hâkim, malın aynen bölünerek paylaştırılmasına, bölünen parçaların değerlerinin birbirine denk düşmemesi hâlinde eksik değerdeki parçaya para eklenerek denkleştirme sağlanmasına karar verir.” denmek suretiyle aynen taksimde taraflardan birinin talebinin yeterli olduğu belirtilmiştir.
Aynen taksimin mümkün olabilmesi için taşınmazın yüzölçümü, niteliği, pay ve paydaş sayısı ve tarım arazilerinin niteliği ile imar mevzuatına göre aynen taksimin mümkün olup olmadığının araştırılması gerekir. Taşınmazın önemli ölçüde bir değer kaybına uğraması söz konusu ise aynen taksim kararı verilemez. Paydaşlar anlaşma sağlamadıkça hakim kendiliğinden bazı taşınmazların bir kısım paydaşlara, kalan taşınmazların diğer paydaşlara verilmesine karar veremez.
Taşınmaz malda kat mülkiyeti kurulması mümkün ise satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilemez, kat mülkiyeti kurulmak suretiyle aynen taksim yoluna gidilir.
Aynen taksim sonucunda bölünen parçaların değerlerinin birbirine denk düşmemesi halinde eksik değerdeki parçaya para eklenerek denkleştirme sağlanır.
Satış (Açık Artırma / İhale)
Taşınmazın aynen taksimi mümkün değil ise ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilir. Taşınmaz malın satışı, satış memurluğu kanalıyla yapılır. Satış, açık artırma (ihale) yapmak suretiyle yapılır. Ancak tüm paydaşlar bir araya gelerek satışın ortaklar arasında yapılması hususunda anlaşabilirler. Böyle bir durumda satış paydaşlar arasında yapılır.
Ortaklığın satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç vb. bütünleyici parçalar (muhdesatlar) varsa bunların ana taşınmaz ile birlikte satılması gerekir. Muhdesatın paydaşlardan birine ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta tüm paydaşlar ittifak ediyorsa ana taşınmazın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Ayrı ayrı belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Satış sonunda elde edilecek bedel dağıtılırken muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara dağıtılır.
Ortaklığın satış suretiyle giderilmesi sonucunda yapılan ihale (açık artırma) ile ilgili ihalenin feshi davası açılması durumda ne yapılması gerektiğini İhalenin Feshi Davası başlıklı yazımızdan öğrenebilirsiniz. Taşınmazdaki ortaklığın giderilmesi davası nitelik itibariyle gayrimenkul davası olduğu için, gayrimenkul avukatı tarafından takip edilmesi tavsiye edilir.
Av. Mehmet Berzan TEMİZ